Yazar: Dr. Öğr. Üyesi Hamza SADAN
Editör: Prof. Dr. İbrahim GÖRENER
Yayınevi: YAZ Yayınları
ISBN: 978-625-6524-60-6
DOI: doi.org/10.5281/zenodo.10471928
Sayfa Sayfası: 334
Yayın Tarihi: Aralık 2023
Fiyat: Ücretsiz
Bu linke tıklayarak kitabı ücretsiz olarak indirebilirsiniz.
Kitap Hakkında
Kur’an’ı anlama ve anlamlandırma çabaları nazil olduğu tarihten itibaren hiç eksik olmamıştır. Bu çabaların şekli ve yöntemi her dönemde farklılık arzetmiştir.
Kur’an’ı anlamak için Hz. Peygamber’in vefatını takip eden dönemde yapılan tefsir çalışmalarında müfessirler çoğunlukla rivayet ve kısmen de dirayet yöntemini esas almıştır. Sahabe asrını takip eden dönemde de, rivayet yöntemini esas alan müfessirler, ayetlerle ilgili olarak özellikle Hz. Peygamber ve sahabeden gelen rivayetleri derleyip toparlamış ve bu rivayetlerin sonraki nesillere aktarılmasında önemli bir hizmeti ifa etmiştir. Dirayet yöntemini kullanan müfessirler ise, Kur’an’ı anlama konusunda sadece nakli değil, bu nakillerin değerlendirilmesi - tasnif edilmesi, rivayet dışında kalan ilimlerin de anlama çabasına dâhil edilmesi, kısaca Allah Teâlâ’nın doğru ve yanlışı birbirinden ayırt etmek için insana verdiği akıl yetisini kullanmakta sakınca görmemişlerdir. Bu çerçevede, Vücuh ve Nezair, Meani’l-Kur’an, Garibü’l-Kur’an gibi Kur’an lafızlarının dilsel özellikleri üzerinde açıklamalar yapan çalışmalar ortaya konmuştur. Sadece ayetlerde geçen lafızlar değil aynı zamanda cümleleri anlamak için İrabü’l-Kur’an’a dayalı çalışmalar da yapılmıştır. Başka bir çalışma da ayetlerin nazil olduğu zaman ve mekânı kapsayan Mekkîlik ve Medenîlik üzerinde olmuştur. Dolayısıyla Kur’an’ı anlamak için hem Kur’an’da geçen kelimeler ve cümleler hem de vahyin indiği zaman ve mekân bağlamında önemli çalışmalar yapılmıştır.
İslam’ın ilk dönemlerinde Kur’an’ın yorumu çerçevesinde yapılan bu çalışmaların yanında son zamanlarda, metinleri anlamak için batıda kullanılan bazı yöntemlerin de bu bağlamda kullanıldığını görmekteyiz. Bunlardan biri, ülkemizde anlambilim olarak çevirisi yaygınlaşmış olan “semantik” bilimidir. Bu bilimden yararlanılarak, Kur’an’daki kelimelerin, metin dinamiği içerisindeki yerinin anlaşılması ve Kur’an öncesi dönemle karşılaştırılması noktasında güzel neticeler ortaya konmuştur.
Kur’an’ı anlama noktasında son zamanlarda uygulanmaya başlanan semantik metod, ayetleri anlamlandırmada değişik şekillerde uygulama olanağı bularak yeni çalışmaların nüvesini oluşturacak şekilde hızlı bir gelişme göstermiştir. Bu bağlamda klasik dönemde yapılan çalışmalar ile semantiğin birleştirilerek yeni uygulama alanlarının ortaya çıkması, Kur’an’ın açıklanmasına büyük katkı sağlayacaktır. Örneğin bir anlamın Mekke dönemindeki kelime karşılığı ile Medine dönemindeki karşılığı farklılaşmaktadır. Bu farklılık, klasik eserlerimizde Mekkîlik-Medenîlik konusunda ele alınırken, anlamın tarihi süreç içerisindeki değişimini ele alan Semantik yöntemin de alanına girmektedir.
Bu eserimizde klasik dönemin önemli bir konusu olan Mekkîlik ve Medenîlikle semantiğin örtüştüğü noktalara dikkat çekilmektedir. Böylece klasik kavramlarımızın modern çağdaki karşılıklarını bulma çabasıyla alana bir zenginlik kazandırılması amaçlanmaktadır. Örnek olarak itaat ve ittiba kavramı alınmıştır. Bu kavramlardan ittibanın hem Mekke hem de Medine’de Hz. Peygamber’e uyulmasının istenmesi bağlamında kullanılmış olması; Medine’de bu kavramın yanına İtaat kavramının da eklenmesi, hem Mekkîlik ve Medenîlik hem de semantik açısından dikkat çekmektedir. Mekke ve Medine dönemlerinde, iç ve dış bağlamlar sebebiyle birbirine yakın anlamdaki kavramlardan hangisinin tercih edildiğinin tespiti, hem kavramların doğru anlaşılmasına katkı oluşturacak, hem de Mekkîlik ve Medenîlik ilminin kullanım alanının genişletilmesine bir adım atılmış olacaktır.